Tedavi yöntemleri arasında peygamberimiz aleyhisselam zamanından günümüze kadar gelen hacamat yöntemi binlerce yıllık geçmişe sahiptir. Osmanlı, Selçuklu ve Medine İslam Devleti’nin geniş topraklara hükmetmesi nedeniyle hacamat dünyaya yayılan bir yöntemdir. Peygamberimiz aleyhisselam sahih bir hadisi şeriflerinde ‘ben ümmetim için hacamatı tavsiye ederim’ buyurmuştur.
Tıbben faydası kesinleşen hacamat yani kan aldırma tedavi yöntemi aynı zamanda sünnet bir ibadettir. Cinni hastalıklardan migren hastalığına, kanserden sara hastalığına kadar bütün hastalıklar için şifadır. Bütün hastalıkların kaynağı olan kirli ve hastalıkla kan, hacamatla temizleniyor ve bu şekilde tedavi işlemi gerçekleşiyor.
Hacamat Şifadır
Hicri takvime göre tek sayılı günlerde gerçekleştirilen kan alma işlemi vücudun belli başlı noktalarına uygulanıyor. Başın arka kısmına, iki kulak arkasına ve iki köprücük kemiğinin orta kısmına hacamat yaptırmak sünnettir. Ayrıca bunların dışında da kan alma noktaları vardır. Her hastalık için belli noktalar vardır.
Kan aldırma olarak bilinen bu tedavi yöntemi 1950’li yıllarda yasaklandı. Bu yıllarda kan ilacı süren ilaç firmaları bu yasakta etkili olmuştur. Bununla birlikte Rusya ve Çin gibi uzak ülkelerde de bu tedavi biliniyordu. Geçmişte yaşanan büyük salgınlarda hacamat tedavisi uygulandığı biliniyor. Bununla birlikte Avrupa’da bilinen bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemin en önemli özelliği kanı her hangi bir ilaç almadan temizlemesidir.
Hacamat Kanı Temizler
Kan aldırma işlemi ile birlikte hastalıklı olan bölgede yer alan kirli kan derini altında toplanıyor. Derinin altında toplanan bu kanın jilet yardımı ile deri üzerine çıkarılması ile birlikte hasta rahatlıyor. Hacamat yapıldığı zaman ilk aşamada tansiyon ve şeker dengeleniyor ve kan dolaşımı hızlanıyor. Hastada gözle görülür bir rahatlık meydana geliyor. Kanın alındığı bölgede meydana gelen ağrı ve sızı tamamen ortadan kalkıyor.
Kanın alma işlemi öncesinde öncelikle yapılması gereken işlem perhize uyulmasıdır. İki gün öncesinden hasta;
- Kan sulandırıcı ve benzeri ilaçlar alınmamalıdır. Mümkünse ilaç kullanılıyorsa bir günlüğüne ara verilmelidir.
- Cinsel ilişki, spor ve benzeri yorucu işlerden uzak durmalıdır.
- Süt ve süt ürünlerini tüketmemelidir. Sarımsak ve limon gibi kan sulandırıcı gıdalar almamalıdır.
- Ağız kokusu yapacak ve rahatsızlık verecek durumlardan uzak durmalıdır.
Bu perhize uyulduktan sonra hacamat yapılır. Hacamat esnasında bayılma veya uyuklama olabilir. Bu durum korkulacak bir durum değildir. Hastanın rahatlaması ile birlikte uykunun gelmesi normaldir.
Kimler Hacamat Olabilir?
Kimlerden kan alınır veya kimlerden kan alınmaz? Bu konu da önemlidir. Kan aldırmanın sakıncalı olduğu kişiler şunlardır:
- Çok yaşlılar ve kansız olan kişiler için sakıncalıdır.
- Kan pıhtılaşma sorunu olanlar için sakıncalıdır.
- Doktor tavsiyesi alınması durumunda her hangi bir sorun oluşmaz.
Yaşlı, genç, kadın ve erkek herkes hacamat olabilir. Bu kan alma işlemi zararlı değildir ve her hangi bir yan etkisi yoktur. Vücuttaki rahatsızlıkların yanı sıra ruhi hastalıklar için de şifadır.
Hicri ayın 19, 21 ve 23’üncü günlerinde kan aldırmak sünnettir. Bunun dışında hasta olanların günü yoktur ve hasta için her zaman kan aldırmak mümkündür. Hicri aylarda gün ikindiden sonra başlar. Bu nedenle ikindi vakti hicri günlerde gün başlangıcı olarak kabul edilir.